Ekonomi

Goldman Sachs, Türkiye İçin Faiz İndirimi Bekliyor

Goldman Sachs, Türkiye'deki yatırımcı ilgisinin arttığını ancak bu yatırımların büyük ölçüde kısa vadeli olduğunu belirtti.

Abone Ol

Goldman Sachs, Türkiye İçin Faiz İndirimi Bekliyor

Goldman Sachs, Türkiye'ye olan yatırımcı ilgisinin arttığını ancak bu ilginin büyük ölçüde kısa vadeli yatırımlara yöneldiğini belirtti. Goldman Sachs Yönetici Direktörü ve Orta ve Doğu Avrupa, Ortadoğu ve Afrika (CEEMEA) Araştırma Eş Başkanı Clemens Grafe, Türkiye'ye yönelik yatırımcı ilgisinin kesinlikle arttığını ifade etti. Ancak, bu ilginin büyük ölçüde kısa vadeli yatırımlara yöneldiğine dikkat çekti. 2024 yılı için yaklaşık 30 milyar dolarlık portföy girişi beklenirken, yatırımcılar enflasyonun sürdürülebilir bir şekilde düşeceğine dair güven duymadıkları için uzun vadeli yatırımlardan kaçınıyor.

Kısa Vadeli Yatırımlar

Grafe, yatırımcıların henüz enflasyonun sürdürülebilir bir şekilde düşeceğine dair güven duymadığını ve bu nedenle daha uzun vadeli varlıklarda pozisyon alma konusunda isteksiz olduklarını belirtti. Türkiye’deki döviz likiditesinin arttığını ve mevcut faiz oranlarının Türk Lirası’nı cazip kıldığını söyleyen Grafe, enflasyonun düşüşe geçmesinin daha sürdürülebilir yabancı sermaye girişlerini tetikleyeceğini ifade etti.

Faiz İndirimi Beklentisi

Goldman Sachs, Eylül ayında 100 baz puanlık bir faiz indirimi öngörüyor ve dördüncü çeyrekte toplamda 900 baz puanlık bir indirim bekliyor. Ancak bu beklenti, hanehalkı enflasyon beklentilerinin önemli ölçüde düşmesine bağlı. Grafe, "Eylül ayında yıllık bazda enflasyonun %44'e inmesini bekliyoruz ve dolayısıyla mevcut politika faiziyle reel faiz oranları çok yüksek olacak" dedi. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkan Yardımcısı Cevdet Akçay’ın, şu anda faiz indirim döngüsünün değerlendirilmediği açıklamasına rağmen, Goldman Sachs bu konuda tahminlerini koruyor.

Küresel Ekonomik Beklentiler

Grafe, küresel ekonominin birçok kişinin beklediğinden daha iyi performans gösterdiğini söyledi. Özellikle ABD ve gelişmekte olan piyasalar %4’e yakın büyüme kaydederken, Avrupa’da büyümenin zayıf kalmaya devam ettiğini belirtti. Ancak Güney Avrupa’nın Kuzey Avrupa’dan daha iyi performans gösterdiğini vurguladı. Grafe, "Bu yılın ikinci yarısında bir miktar hızlanma bekliyoruz ve düşen enflasyon ile daha düşük faizlerin satın alma gücüne katkıda bulunmasıyla, bu yılki %0,7'ye kıyasla gelecek yıl %1,3'lük bir GSYİH büyümesi öngörüyoruz" dedi.

Türkiye’nin Kredi Notu ve Yatırımcı Güveni

Grafe, Moody's’in Türkiye’nin kredi notunu iki kademe birden yükseltmesinin, diğer kredi derecelendirme kuruluşları tarafından da teyit edilen olumlu bir gelişme olduğunu ancak sermaye girişlerinin artması için tek başına yeterli olmadığını ifade etti. Yatırımcıların Türkiye'ye olan ilgisinin arttığını ancak uzun vadeli yatırımlar konusunda temkinli olduklarını belirtti.

Sonuç ve Değerlendirme

Goldman Sachs'ın Türkiye'ye yönelik değerlendirmeleri, yatırımcıların Türk varlıklarına olan ilgisinin arttığını ancak bunun büyük ölçüde kısa vadeli yatırımlara yöneldiğini ortaya koyuyor. Enflasyonun sürdürülebilir bir şekilde düşmesi, daha uzun vadeli ve sürdürülebilir yabancı sermaye girişleri için kritik bir öneme sahip. Eylül ayında beklenen faiz indirimi ve dördüncü çeyrekte devam edecek faiz indirimleri, Türkiye ekonomisinin geleceği için önemli adımlar olarak görülüyor.

Özellikle küresel ekonominin genel durumu, ABD ve gelişmekte olan piyasaların güçlü performansı, Türkiye'ye yönelik yatırımcı ilgisini artırsa da, Avrupa’daki zayıf büyüme ve jeopolitik riskler, yatırımcıların temkinli davranmasına neden oluyor. Moody's'in Türkiye'nin kredi notunu yükseltmesi olumlu bir gelişme olarak değerlendirilse de, uzun vadeli yatırımcı güveninin sağlanması için daha fazla adım atılması gerekiyor.