Ticaret Bakanlığı'nın İsrail'e yönelik ihracat kısıtlamalarıyla ilgili aldığı karar, uluslararası alanda yoğun tartışmalara neden oldu. Özellikle İsrail hükümeti, bu kararı sert bir dille eleştirirken, ABD ile iletişime geçerek konuyu gündeme taşıdı. İsrail Dışişleri Bakanı Israel Katz, Türkiye'nin ekonomik çıkarlarını etkileyecek karşılık tedbirleri alacaklarını vurguladı. Ticaret Bakanlığı'nın, inşaat demirinden yassı çeliğe, mermerden seramiğe kadar 54 farklı ürün kategorisinde İsrail'e yönelik kısıtlamalar getirdiği belirtildi.
Bu kısıtlamalar, İsrail ile Gazze arasında ateşkes ilan edilene kadar geçerli olacak. İsrail Dışişleri Bakanı Israel Katz, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada Türkiye'nin kısıtlamalara verdiği tepkiye karşı çıkarak, Türkiye'nin ekonomik çıkarlarına zarar verebileceklerini savundu. Katz, İsrail'in bu tür şiddet ve şantajlara boyun eğmeyeceğini vurgulayarak, ticaret anlaşmalarının tek taraflı olarak ihlal edilmesine izin vermeyeceklerini belirtti. Ayrıca, Türkiye'ye karşı alınacak olan karşılık tedbirleri de duyurdu.
İsrail'in bu tepkisi, Türkiye ile İsrail arasındaki diplomatik ilişkilerin gerilmesine neden oldu. Katz, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın desteğine vurgu yaparak, Türkiye'nin ekonomik çıkarlarını riske attığını iddia etti. İsrail'in, bu tür bir yaklaşım karşısında sessiz kalmayacağını ve Türkiye'ye karşı gerekli adımları atacaklarını belirtti. Ayrıca, İsrail'in Türkiye'ye yönelik şikayetlerini ABD nezdinde de dile getireceğini açıkladı.
Bu girişimler çerçevesinde, İsrail'in Türkiye'den yapılan ihracatı engelleyecek ürünlerin listesinin hazırlanması ve ABD'deki kuruluşlarla işbirliği yaparak Türkiye'deki yatırımların durdurulması planlanıyor. Ayrıca, Türkiye'den yapılan ürün ithalatının da engellenmesi ve Türkiye'ye karşı yaptırımların uygulanması gibi adımların atılması bekleniyor.
İsrail'in bu tutumu, bölgedeki dengeleri daha da karmaşık hale getiriyor. Türkiye ile İsrail arasındaki ilişkiler, daha önce de birçok kez gerginleşmişti ve bu son kararın bu gerginliği daha da artırması bekleniyor. Özellikle bölgedeki siyasi ve ekonomik etkileşimler göz önüne alındığında, bu tür adımların uzun vadeli etkileri oldukça büyük olabilir. Bu nedenle, taraflar arasındaki ilişkilerin yumuşatılması ve diyaloğun yeniden başlatılması önem arz etmektedir. Ancak, şu an için bu yönde somut bir adım atılması beklenmiyor.